Adil Değil, Geçerli

ASP’nin raporuna göre çeşitli nedenlerden dolayı 24 Haziran seçimleri adil değildi; ancak sonuçlar kendi içinde tutarlı.

24 Haziran seçimleri Türkiye’deki seçmenlerin bir kısmı üzerinde hayal kırıklığı yarattı. Bu sadece destekledikleri adayların yeterli oy alamamasından kaynaklı değildi. Seçimlere şaibe karışıyor düşüncesinde olanların bel bağladığı bazı sivil inisiyatiflerin seçim gecesi gösterdiği düşük performans da bu duyguyu ister istemez kuvvetlendirdi. Bu sivil inisiyatiflerin başında Adil Seçim Platformu (ASP) geliyordu.

ASP’nin herkesin erişime açık olarak yayınladığı değerlendirme raporu öncelikle seçimin çeşitli sebeplerden dolayı adil bir şekilde yapılmadığını öne sürmekte. Ancak raporun satır araları okunduğunda bunun “oy çalmak”, “oy değiştirmek” vb. gibi sebeplerden kaynaklanmadığı anlaşılıyor. Daha ziyade ülkenin OHAL ortamında seçime gitmesinden, seçim kanununda son dakika yapılan değişikliklere kadar geniş bir sebepler listesi söz konusu.

Seçimle ilgili çok merak edilen ve sonuçları doğrudan etkileyen ana etmene gelince. Aynı raporun istatistiklerine göre her bir sandık için sisteme girilen ve tutanaklarda yer alan oy oranları ile önce AA’nın gayrı-resmi olarak daha sonra da YSK’nın resmi olarak açıkladığı sonuçlar arasında herhangi bir tutarsızlık olmadığı tespit edilmiş durumda. Bu tespit toplam oyların %98,8’i için geçerli. Teyit edilemeyen geriye kalan %1,2 için ise topyekun bir yolsuzluk yapılmış olsa bile bu örneğin cumhurbaşkanlığı seçiminin ilan edilen sonuçlarını etkileyecek düzeyde değil. Rakamsal konuşmak gerekirse %1,2’lik kısım toplam 618 bin 777 oy anlamına geliyor. İlan edilenden farklı olarak bu oyların tamamı bile, örneğin, seçimde ikinci gelen adaya verilmiş olsaydı seçim yine ikinci tura kalamayacaktı.

ASP raporunda mazeret üretmek yerine nerede hata yaptıklarını da samimiyetle belirtmiş. Hazırlanan sistem zaman darlığından yeterince test edilmediğinden seçim gecesi akşam 21.00’e dek hiçbir bilgi siyasi partilerle paylaşılamamış. O sırada örneğin CHP, seçim ikinci tura kaldı diye TV’lerde açıklama yapıyordu. Bu açıklamaları hangi enformasyona dayanarak yaptıklarını açıklamak partiyi bağlayan bir husus. Ancak tatminkar bir açıklama yapılmadığı sürece bu beyanlar siyasi manevra olmanın ötesine geçmeyecek. Zaten aynı kişilerin gece yarısına doğru bambaşka açıklama yapmaları da bu tezi güçlendiriyor.

ASP altyapısının etraflıca test edilmemiş olması, siyasi partilerin altyapıları ile entegrasyonların dahi kontrol edilmemiş olması en kritik teknik aksaklıklar olarak tabloda yerini almış durumda. Öte yandan hızlandırılmış bir takvimle seçimin erken yapılması, bazı siyasi partilerin ve sivil inisiyatiflerin elbirliği ile oluşturduğu ASP’nin bu kritik teknik yapıyı dört dörtlük yetiştirememesine neden olması doğal. Bu tür sistemler sonuçta çok kısa bir süre içinde (seçim gecesi 8-10 saat) çok yoğun olarak kullanılıp bir daha kullanılmayacak yapıdadır. Bu da dışarıdan bakıldığında “gereğinden fazla” yorumu yapılacak düzeyde bir donanım yatırımını gerektirir. Ki o cihazlar o 8-10 saatlik süre içinde gelecek yoğun talebi kaldırabilsin. İşin yazılım kodlama kısmındaki aksaklıklar ise bütünüyle geliştirme süresiyle ilgilidir ki seçim takviminin erkene alınmasının bu alanda da olumsuz bir faktör oluşturması kaçınılmazdır.

Sonuç olarak kesin bir şey var ki ASP tipik “Türk gibi kalkıp” bir gecede mucizeler yaratma kriterini yerine getiremediği için sınıfta kalmış bir oluşum damgasını yemiştir. Beklenen başarı kriterinin ise teknik anlamda imkansız olduğu göz ardı edilerek.

Herkese Bilim Teknoloji Dergisi; “Dijital Kültür” Köşesi (Sayı 125 – 17.08.2018)

Popüler Etiketler