Baron 3.0
Dünyada derebeylik mi, yoksa yepyeni bir gezegen mi?
Eric Schmidt’in geçen ay yayınlanan TED seansında yapay zeka ile ilgili değindiği konulardan bir tanesi de AGI üretim süreciydi. Bu süreçte kayda değer iki rakibin olduğunun altını çizdi: ABD ve Çin! Körfezdeki Arap ülkelerinin ise üçüncü aday olmaya çalıştıklarını söyledi. Olağan şüpheliler listesinde yer alan Avrupa Birliği ve Hindistan ise nal topluyor. Schmidt bu değerlendirmeyi en kritik parametreyi baz alarak yapıyor. Yapay zekaya milyarlarca dolar yatırım yapacak kadar çılgın (ve para sahibi) olabilmek!
Hindistan ayrı bir tartışma konusu olabilir ama Avrupa Birliği’nin bu tabloyu nispeten uzaktan seyretmekte olmasının gerisinde ne var? AB neden “milyarlarca doları yapay zekaya yatıracak kadar çılgın” değil?
Şu dört olayı ve gerçekleşme tarihlerini anımsamalı: 18.3.2014: Rusya Kırım’ı ilhak eder. 2015: AB ülkelerine yapılan düzensiz göç zirve yapar. 8.12.2021: Merkel on altı yılın ardından Almanya başbakanlığından ayrılır. 24.2.2022: Ukrayna-Rusya savaşı başlar. Sanki başka önemli parametre yokmuş gibi bu dördü baz alınarak şöyle bir okuma yapılabilir: Merkel göç sürecinden AB’yi Türkiye ile anlaşmalara yaparak korudu. Rusya Ukrayna savaşı çok daha önce (2010larda) çıkabilirdi. Bunun AB bölgesinde yaratacağı olumsuz etkilerini iyi değerlendiren Merkel sorunun büyümesini engelledi. Ancak politik ömrü biter bitmez süreç kaldığı yerden devam etti.
Bu senaryo Ukrayna-Rusya savaşının AB ülkelerine “de” yönelik bir operasyon olduğunu düşündürüyor. Son dönemde NATO’nun gündemindeki en önemli konu nedir? AB ülkelerinin savunma bütçelerini artırması. Neden? Rusya’ya karşı önlem olarak! ABD ben sizi korumak için sizin kendinizi korumak için ayırdığınız paradan daha çok para ayırıyorum; bu adil değil diyor! Yeni denkleme göre ABD AB için daha az savunma bütçesi ayıracak; AB ise daha çok. Böylece ABD yapay zekaya daha çok para aktarabilecek! AB ise daha az! İşte o nedenle AB, Schmidt’in sebep göstermeden tespit ettiği üzere “yapay zekaya milyarlarca dolar yatırım yapacak kadar çılgın” değil! Değil çünkü olamıyor! Şartlar onu gerektiremiyor! Savaşın ilk döneminde “enerji krizi” formunda oluşan etki ABD’de başkan değişiminden sonra doğrudan “savunma krizi” formuna dönüştü!
Yapay zeka geliştirmelerindeki en kritik iki parametre nedir? Enerji ve veri. Algoritmaların üretilebilmesi ve kullanılabilmesi için yoğun veri kümesine ve yüksek bilişim kapasitesine gereksinim var. O nedenle dünyanın her yerinde yüksek kapasiteli veri merkezleri kuruluyor. Ki o devasa yapay zekalar üretilebilsin-çalışabilsin. Doğal olarak o veri merkezlerini besleyecek elektriğe gereksinim var. Bu elektrik yenilenebilir de nükleer enerji kaynaklı da olabilir. Harari yıllar önce altını çizmişti: Gelecekte veri merkezleri askeri bölgeler içinde koruma altında tutulan mekanlar olacak!
Yapay zeka ile sanayi toplumu yeni bir evreye geçirilmeye çalışılıyor. Belki de bu evresinde sanayi toplumunu talep eden, kazandığı parayı soylu, dini ya da askeri liderlere kaptırmak istemeyen siviller ilk kez kendilerini güvende hissedecek. Çünkü ya bu dünyada kalıp yeni derebeyi olacaklar ya da atmosferden güvenle çıkıp bir başka gezegene ulaşabilecekler!
Herkese Bilim Teknoloji Dergisi; “Dijital Kültür” Köşesi (Sayı 479 11.07.2025)

