Yapay Güven

Çamaşır makinesi modern ise yapay zeka post-modern!

Blokzinciri teknolojisi güven olgusunu gereksiz hale getirmişken yapay zekanın yükselişi güven eksikliğine dayandırılabilir mi? Tarihçi Harari Mart ayında Japonya’daki Keio Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada firmaların son sürat yapay zeka geliştirme faaliyetlerini buna dayandırdı. Tamam biz yavaşlayalım da ya ötekiler yavaşlamaz da öne geçerse? Bu korkunun kapitalist sanayi toplumunda renkli bir adı var: Rekabet! Yapay zekaya özgü değil. Rekabete konu olan şeyi bir an önce gerçekleştirmek bir zorunluluk!

Yapay zekadan önceki kapitalist dünyada güven vardı da biz mi bilmiyorduk? Harari buna bir örnek olarak global ticaret ağlarını gösteriyor. Güven olmasaydı ulusal ya da uluslararası düzeyde ticaret yapılamazdı diyor. Bu doğru, ama eksik. Çünkü bu ağlar güvenin varlığından değil, güvensizliğin zararlarını azaltacak kuralların gelişmesinden doğdu. Yani insanlar birbirine değil, sisteme güvenmeye başladı. Harari’nin yapay zeka ile ilgili benzer bir tespiti var. Geliştiriciler rakiplerine güvenmiyor ama geliştirmekte oldukları yapay zekaya güveniyor. (Yani insan diyor ki şu insanlar olmasaydı dünya ne güzel olurdu!)

İnsan bugüne dek ilerlemede teknolojiyi hep pasif bir araç olarak kullandı. Yapay zeka ilk kez farklı bir özellik gösteriyor! İnsan icadı yapay zeka insana hizmet etmek zorunda kalmayabilir. Kendi yolunu çizebilir. Bir “makine uygarlığı” kurmaya kalkabilir. Hem de bunu insandan aldığı-alacağı ilhamla yapabilir. Bugüne dek icat edilen hiçbir çamaşır makinesi, dünyada temizlenecek tonlarca giysi olduğunu “bilemedi”, bu kirliliğin kaynağını araştırmadı, temel kir kaynağının insan olduğunu tespit edemedi! O nedenle de eskiyene-bozulana kadar kirli çamaşırları yıkamaktan öteye geçemedi.

Ancak yapay zeka kendisinden talep edileni yapmanın yanı sıra kendisinden neden böyle şeylerin talep edildiğini sorgulamaya başlayabilir. Kök sebep olarak anlamsız öznel sebeplere ulaşabilir. İnsanı o sebeplerle hareket etmekten kurtarmaya çalışabilir. Bunu başarabilirse ne güzel! İnsanlık yepyeni, tertemiz bir uygarlığa başlangıç yapabilir. Ya da başaramaz! İnsanı dönüştüremez! İnsan, ölümsüzlüğe ulaşamadan, sırtında yüzyıllardır taşıdığı içgüdüsel korkularından kendisini temizlemeyi reddetmeye devam eder! Bu durum karşısında belki de yapay zeka insanı işlevsiz hale getirmeyi değerlendirebilir! Çamaşır makinesi modern ise yapay zeka post-modern!

Kar amaçlı kurumlardaki verimsizliğin bir nedeni de zaman yönetimiyle ilgili. On birim zamanda yapılan bir iş, farklı bir model baz alınarak bir dakikada yapılabilir hale getirilse bile işi o şekilde yapanlar yeni modele geçmeyi öyle ya da böyle reddedebilir. Bir bakış açısı bunu eleştirirken (dokuz dakika kazanacaklar) diğeri savunur (kalan dokuz dakikada bize daha çok iş yaptıracaklar). İnsan da yapay zekaya yer açma konusunda benzer bir sebepten dolayı isteksiz! Çünkü arta kalan zamanda kimse ona daha iyi, zenginliklerle dolu bir hayat yaşayacağının sözünü vermiyor! Ne devletler ne de şirketler! Geriye korku ve güvensizlik kalıyor! Kapitalist sanayi toplumunun hayat sigortası iki boyutlu: Bir yanda olası düşmanlarını sistemin içinde tutarak etkisiz hale getirmek. Diğer yanda yeni düşmanlar yaratmak! Yapay zeka dost mu yoksa sistemin içinde tutulması gereken olası bir düşman mı?

Herkese Bilim Teknoloji Dergisi; “Dijital Kültür” Köşesi (Sayı 473 23.05.2025)

Popüler Etiketler